Yarıyıl tatili yaklaşıyor. Çocuğunuz arzu ettiğiniz gibi bir yarıyıl geçirmemiş olabilir ve kötü bir karneyle karşınıza çıkabilir. Peki, anne babalar bu süreci nasıl yönetmeliler?
Eğer çocuğumuz ilkokul ya da ortaokulda ise artık kendini bir yetişkin gibi değerlendirebilecek olgunluktadır. Notları nedeniyle zaten üzgündür, anne ve babasından gelebilecek tepkilerden dolayı da gergindir. Çocuklara başarısız ya da zayıf olduğu konulardan dolayı kızarak tepki vermek en kolayıdır. Ama böyle davranmak çocukta öfke, mahcubiyet, kırgınlık ve motivasyon düşüklüğü yaratmaktan başka işe yaramaz.
Anne babaların yapması gereken, karneyi çocuklarıyla birlikte incelemek ve ikinci dönem nelere dikkat etmesi gerektiğini yine ona sormak, nasıl destek alabileceği ve neleri daha iyi planlaması gerektiğiyle ilgili sohbet etmektir. İşte anne babalar böyle yaptığında çocukları onları dinler.
Çocukların, “Ben sadece iyi not aldığımda, derslerimde başarılı olduğumda değerliyim. Yoksa anne ve babam beni sevmez” diye düşünmelerine izin verilmemelidir. Anne babaların çocuklarına verecekleri en önemli mesaj şudur: “Önemli olan senin mutluluğun, başarma güdün ve özgüvenindir.”
Anne babalar, çocuklarına duydukları sevginin ön koşulsuz olduğunu hissettirmeli, onları sevgi ve şefkatle sararak “doğru”ları işlemelidirler. Çocukların her ne olursa olsun, güvenle koşup gelecekleri tek yer anne babaları olmalıdır, yoksa çocukların gruplar içine çekilmesi ve “doğruları” onlarla öğrenmesinin yolu açılmış olur.
Çocuklar sevgiyle ama sınırlarını ve sorumluluklarını bilerek büyümeliler ki hayata hazırlanmanın temel taşları doğru yerleşsin. Anne babalar, eleştirmenin ve suçlamanın tuzaklarına düşmemeliler. Unutmayalım ki çocuklarımız bize değil, geleceğe aitler.
Yorum yapma kapalı.